ceren alt komşu 4

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

ceren alt komşu 4

Ne işim var benim bu adamla gecenin bi vakti bu leş barda? İlla gel, çok eğlenicez diye başımın etini yedi. Iki tane adam, kapıdaki ayının eline 200 tl sıkıştırarak girdik içeri, “keşke ibne barına gitseydik” dedim kulağına eğilip. Bozuldu, “niye lan?”.

“e abi yanımızda kadın yok, istanbulda bardan kadın kaldıracak yaş ve kiloda da değiliz maalesef” dedim, gevşedik.

“lan olmadı aksaraya gideriz, oğlum takılalım biraz” .

Birden beynimden vurulmuşa döndüm ve telaşla ahmetin koluna yapışıp sürüklemeye çalışırken “abi burdan hoşlanmadım ben hadi başka yere gidelim”.

“nooldu oğlum”.

“ya siktiret şimdi çıkalım işte”

Bir silkelendi kurtardı kendini “eee cem kardeş hayalet görmüş gibisin hayırdır, Yeşim’i yarı çıplak görünce mi afalladın?”

Bir yaşıma daha girmiştim. Ahmet’in artık utançtan mı zevkten mi hafif kızarmış suratına baktım. “abi?” dedim.

“ulan buraya niye geldik zannediyorsun” dedi bara yaslanıp, bize bi şişe black label açacan ama fiyatta da bi şey yapacan koçum derken barmene.

Viskimizi aldık,garson bizi üst kattaki masaya aldı. Şimdi aşağıda bütün barı görebiliyoruz, kim geliyor kim gidiyor. Az önce aile faciası yaşanacak diye korktuğum manzarayı şimdi yukarıdan ama çok daha net görebiliyoruz. Yeşim sırtını nerdeyse kalçalarına kadar açıkta bırakan mini bir elbise ile barda oturup önünde duran bardaklara bakılırsa üçüncü mojitosunu içiyor.

“abi, bu barda yarım saat oturamaz yeşim hanım, sikerler ayıptır söylemesi”

“sikerler mi” boğuk bir sesle adeta titreyerek “eve mi götürürler”

karanlıkta zorlukla seçebildiğim yüzüne baktım ahmet’in. hani barda olmasak çıkarmış mastürbasyon yapıyor diyeceğim. “abi ev otel, yani burda siktirmeye gelen kadını sikerler hiç acımazlar, yeşim hanım da maşallah”

“siktirmeye gelmiş gibi mi?”

“aynen” dedim bara dikkatli bakarak. Yeşim sanki bu barların müdavimi gibi gayet rahat, yanına gelip bir sonrakini ısmarlıyim gibi bir hareket yapan genci yanağını okşayarak reddederken gözleri ile dişine uygun bir av aradığını görebiliyordum.

“abi” dedim “fena aranıyor seninki”

“ya, aranıyor demek.”

“abi siz daha önce yaptınız mı böyle şeyler”

“ne gibi?”

“ne bileyim grup, bardan adam kaldırmaca” dedim gülerek.

“inanmayacaksın ama” dedi ahmet “sizde yaşadıklarımızla başladı ilk. Birlikte fantazi yapardık, pornolara bakardık arada evde zuladan viski içerdik ama ben mesela hayatımda yeşimden başka hiç kadın sikmemiştim cerene kadar”

“peki erkek siktin mi?”

“yok, gençken ergenlikte sürttürüp otuz bir çekerdik biribirimize ama işte namaz niyaza başlayınca evlenene kadar ondan da el etek çektik”

“peki yatakta işler yolunda mı?”

“valla ne yalan söyliyeyim, pek değil. Yani yeşim güzel kadın, bende de aleti biliyorsun ama zaman zaman kalkmıyordu, ne zaman sizinle o geceyi yaşadık, sonra her şey değişti”

“nasıl yani”

“birden süpermen oluverdim. Gecede 1-2 bazen 3, haftanın her günü haftasonları sabah akşam. Ama aklımda hep sizinle yaşadıklarım, cerenin verciliği, senin ağzına alman ve emir dinlemen, sonra sen koridorda beklerken camı açıp cereni açık pencerenin önünde domaltmam”

“ne güzel anlatıyorsun abi hayırlı olmuş işte” dedim sırıtarak.

“yeşim şüphelendi ama, on yıldan sonra ne oldu sana diye sordu. Ben de anlattım. Sonrası tam facia, evi terketme, boşanma tehditleri. Falan filan”

“uu nasıl toparladınız peki?”

“rest çektim. Bu yaştan sonra hayat tek başına mı devame tmek istersin yoksa keyifli keyifli benimle yaşamak mı” dedim. “e peki ya ben de istersem” dedi bana. Güldüm

“ceren de bana demişti aynısını. Ben de eğer öyle bir şey olursa heyecandan ölürüm demiştim, pezevenk diye küfretmişti bana” durdum ahmete baktım “küfrettiğini sanmıştı daha doğrusu” kahkaha attım.

“ee sonra”

“işte sonrası birlikte size geldik”

“ha daha evi terketmemişti”

“hayır ben de denemek istiyorum dedi, ben fantazilerimi ve yaşadıklarımızı anlattıkça”

“haaa o zaman ilkti, ya abi bilseydik ceren konuşurdu yeşimle hazırlardı”

“valla hiç o havalarda değildir, zaten ceren orospu, sen pezevenk, ev de günah yuvası yakılacak ev diye bakıyordu size”

“sonra da suçluluk duyup”

“aynen, kavga gürültü, yok ibneymişim yok senin önünde domalmışım, yok o kadını nasıl sikmişim, gavatlığımdan yedi sülaleme. Bir iki hafta yatakları ayırdık, ama durmadı babasının evine gitti”

Bu arada göz ucuyla aşağıda olan biteni de izlemeye devam ediyordum, genç yakışıklının başına gelenden sonra etraftaki avcılar durumun ciddiyetini anlamış ve gurur kırıcı bir yenilgi almamak için av sahasını terketmişlerdi. Barda canlı müziğin başlamasına yakın ortam giderek kalabalıklaşırken birden orta yaşlı kır saçlı bir adam yeşimin yanındaki sandalyeye bakıp yeşimin paltosunu gösterdi. Yeşim gülümseyerek paloıyu aldı ve adamı davet etti. Ahmete baktım, manzaraya kilitlenmişti.

“abi işler gelişiyor” dedim. “ne konuştuklarını duymak istemez miydin”

“ne diyorsun, ölürdüm herhalde”

“ilerde onu da akıl edersiniz” dedim çapkınca bakarak

“hiç akıl etmemiştim onu, yapar mı ceren?”

“valla bar mar riskli işler. Esk**en yaptık bir iki kere ama, bir iki defa da telefonu açıp dinletmişti” dedim gülerek.

“yeşim de yapsa keşke”

“e at mesaj, belki yapar”

Tam o sırada ahmetin telefonuna mesaj geldi. “yeşimden, yukarda mısınız diye soruyor. Buraya gelecekler sanırım”

“beni biliyor yani”

“evet” dedi sırıtarak. tabureden inerken mini elbisesi neredeyse kiloduna kadar sıyrılan yeşim sendeler gibi yapıp adama yaslandı. Adam yeşimin çıplak belini okşayarak destek verdi ve yürümeye başlayıp görüntümüzden çıktılar. Ta ki merdivenden yukarı çıktıklarını görünceye kadar.

Bara yukarıdan baktığımız karanlık balkonda sadece bir kaç tane masa vardı. Zayıfça kır saçlı adamla yeşim fazla da seçenek bulunmayan masalardan bir tanesine arkada köşede sote denebilecek bir masaya oturdular. Kendileri için seçtikleri masa balkondaki en aydınlık köşedeydi, biz onları görürken onların bizi seçmesi çok zordu.

“harika” diye fısıldadım “çok zevkli bir karın var abi. Adam da güvenilir görünüyor”

Ikimiz de farkedilmemeye çalışarak onlara döndük.

Garsonun msaya getirdiği martinilerden gecenin bu balkonda uzun sürmeyeceğini söyleyebilirdim. Adam votka şişesi ile şov yapmak ya da kadını sarhoş edip düşürme peşinde değil. Arada kadeh kaldırıp gülüşler, ele dokunmalar, yeşimin kahkaha atarken elini adamın bacağına koyması, yüüksek sesle “ay yaklaşsana biraz” diyerek adamı yanına çağırması. Adam elini çekince bize duyuracak şekilde “neden çektin elini tatlım” demesi.
Ahmet telefonuna davrandı, “bi bakalım ne durumda”

Gelen mesajı gösterdi

“her şey yolunda birazdan tuvalete gidip seksi kilodumu giyecem senin seçtiğin, diğerini de tuvaletin kapısında yere atıcam, gelip alırsın”

“ooo dedim, bunu hiç düşünmemiştik, cerene bir bar yolu görünüyor”

Bir iki dakika sonra yeşim masadan kalktı, ahmet de peşinden, yeşimin sallanarak geri dönerken dikkatli ve uzun uzun bana bakıp gülümsedi. “Bu oyunun bir parçası değil diye geçirdim içimden, hayırdır inşallah”

Ahmet elinde sıkı sıkıya tuttuğu bez parçası ile galip yanıma oturduğunda o karanlıkta bile suratının nasıl kırmızı olduğunu görmek mümkündü. Masının altından yeşimin kilodunu bana uzattı. Elime aldığım yumuşacık dantelli kiloda bir baktım “e dedim bu da çok seksiymiş”

“ben” dedi “şu anda giydiğini ben seçtim, elimle okşayarak giydirdim” sesi boğulur gibiydi.

Yeşim ile adam kalkıp yürümeye başladılar, yeşim sendeler gibi yapıp ahmetin omuza bir çarptı. “ay pardon”.

“önemli değil” dedi ahmet “iyi eğlenceler size”

Yeşimin avı gülümseyerek ahmete döndü “kusura bakmayın, eşim biraz fazla kaçırdı da”

Ahmetin cevabını beklemeden gülüşerek ve birbirlerine yaslanarak çıktılar.

“eee dedim”

“ne eesi”

“aksaraya mı gidecez şimdi burdan bize iş çıkmaz biliyrosun. Bir gecede anca bir ördek düşer bu gecenin ördeği de bize nasip olmayacaktı”

“takılalım biraz”

Keyfim kaçmıştı. Aşağı inip biraz müziğe baktık, etrafta koca peşinde kadınlarla, kendilerini avcı zanneden avlarla bilindik istanbul kumpası oynanıyordu.

Bir saat sonra falan, “hadi” dedi ahmet.

“nereye?”

“radisson’a”

Sahildeki radissona varmamız bir yarım saati buldu. Ahmetin ayırdığı suit odaya çıktık. Ne yapacaz abi beni mi sikecen diye sorduğumda hiç bir şey anlatmadan “yürü” diyordu.

Oda servisinden söylediğimiz viski gelip ilk kadehlerimizi içerken ahmetin telefonu çaldı, sesi titreyerek açtı ahmet,

“geliyor musun, 403 odamız dördüncü kat, gelip alim mi seni “

Daha sözünü bitirmeden tak tak kapı sesi ile fırladı yerinden ve açtı.

saçı başı dağılmış, makyajı silinmiş yeşim hızla içeri daldı ve “kapat kapat bu kattaydık” dedi. Ahmet kapıyı kapatınca yeşim bir an durdu, ahmet kıpkırmızı olmuş kekeleyerek “duş duş aldın mı duş”

“hayır”

“peki boşaldı mı içine”

“evet”

“aktı mı dışarı”

“bir miktar aktı ama çoğu hala içimde” yeşimin rahatlığı gerçekten müthiş tahrik ediciydi. O rahatlığını hiç bozmadan yatağa uzandı, yukarı sıyrılan mini elbisesinin altından kilodunu indirdi ve

“gel” dedi

“yala elalemin döllerini, temizle taze sikilmiş amcığımı”

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir